86 yıl sonra ibadete açıldığı gün Ayasofya’nın içerisinde Taliban imzalı tevhid bayrağı açılması, ülke gündemine damgasını vurdu; nitekim aynı bayrak bir hafta önce İstanbul Moda sahilinde de açılmıştı.
Bu olay ulusal gündemimizi işgal etmekle kalmadı, tepkiyle karşılandığı Afganistan’da da gündem konusu oldu. Afganistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Goran Hivan, Ayasofya’da ve İran’daki bir parkta Taliban bayraklarının açılmasının barış sürecine zarar verdiğini belirtti. Ankara ve Tahran’a, bu eli kanlı radikal İslamcı örgüte yönelik tedbirlerin alınması gerektiği uyarısında bulunan Hivan, haber kaynaklarına göre şu ifadelerde bulundu: “Afganistan yönetimi de halkı da barış sürecini destekliyor. Süreç onlar tarafından da desteklenmeli, ayrıca bu ülkelerde gerçekleşen, sürece zarar verebilecek eylemlerden kurtulmalılar.”
Laik bir cumhuriyetten, ibadethanelerinde ve sahillerinde radikal İslamcı örgüt bayraklarının açıldığı muhafazakâr bir topluma evrilmiş olmamız son derece trajiktir. Bu geriye evrimin daha da trajik yanı, 1996-2001 yılları arasında Afganistan’ın %90’ını yönetmiş ve bazı bölgelerde hala etkinliğini sürdüren bir örgüte karşı bize uyarıda bulunan ülkenin, söz konusu örgütün bir zamanlar yönettiği ülke olmasıdır.
