Bilim dışı yöntemlerle keyfî ekonomik kararlar alan hükûmet, halkı günden güne yoksullaştırıyor. Gitgide yoksullaşan vatandaşın sırtına bir yük daha bindirmekten başka işe yaramayan bu kararlar, şimdi de“Kur Korumalı Mevduat” adı altında, parası olmayanın parası olana faiz geliri ödediği bir uygulamaya evrildi. Sistem kısaca şöyle: Elinde parası olan vatandaş onu faize yatırsın; bu süreçte enflasyondan iyice beli bükülen halk da, kurun faizden daha çok artması halinde oluşan faiz farkını parası olana ödesin. Egemen güçlerin ve üst sınıfların kendi akılsız kararlarından ortaya çıkan kan kaybını halkın kanını emerek gidermeye çalışması, süregelen düzenin yeni bir tezahürü sadece.
Bir yerde egemen güçlerden ve üst sınıftan bahsedilir de, orada açılan yaralara afyon olması için dinden bahsedilmez olur mu? Dinî kurumlar, yine bir kan emme sürecinde, olayın ana aktörlerinden biri olmak için kolunu sıvamış durumda. Önce dünya finans sistemine entegre olmasına rağmen üretim faktörlerinden sermayenin kazancı olan “faiz”in ismini “kâr payı” olarak değiştiriyorlar. Ardından, kurdukları katılım bankası sistemiyle tanrılarını bile kandırdıklarını sanan İslamcılar, kur ile faiz farkı arasında kalan bedelin yine faiz olarak mevduat sahibine verilecek kısmını kamu yararı gerekçesiyle helal ilan ediyor. Ziraat Katılım’ın danışma komitesi, Türk lirasının değer kaybının ardından açıklanan Kur Korumalı TL Katılma Hesabı’nın, “karşılaşılan olağanüstü durum nedeniyle kamu yararı dikkate alınarak İslami Finans İlke ve Esasları’na uygun görüldüğünü” belirterek, “elbette en doğrusunu Allah Teala bilir.” diye ekleme gereği duydu. Diyanet İşleri Başkanlığı ise sistemde faiz verildiğini ve kullanılmasının haram olduğunu savunmuştu. Dedesi açlıktan çarık yiyen ve ülke için eski model Mercedes kullanmak gibi fedakarlıklarda bulunan Ali Erbaş’ın, kamu yararlarını gözeterek bu duruma sessiz kalmasını bekliyoruz.
Güzelce kamufle ederek sundukları ve asıl empoze etmek istedikleri “İsmi faiz olmadığı sürece faiz neden haram olsun?’’ önermesini her fetvanın başında görmek isteriz. Kamunun, İslamcının cüzdanı olduğu bir dünyada faizin helal kılınması, umutlarımızı biraz arttırdı doğrusu. Kim bilir…Belki de aynı pragmatist(!) tavır, sağlığımızı güya korumaya yönelik bir müdahaleyle alkollü içeceklere uygulanan vergiyi de ortadan kaldırır.