Şarkıcı Gülşen, geçtiğimiz günlerde 5 ay önceki bir konserinde çalışma arkadaşına yaptığı bir esprinin TikTok’ta paylaşılması ve hızla yayılması üzerine gözaltına alındı, ardından da çıkarıldığı mahkemede tutuklanmasına karar verildi. Ünlü şarkıcının avukatı itiraz aşamasında oldukları bilgisini paylaştı. Gülşen’se sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “(…) Çalışma ortamında yapmış olduğum bir espri, toplumu kutuplaştırmayı hedefleyen kimseler tarafından öne çıkarılarak yayınlanmıştır. Sözlerimin ülkemizdeki kutuplaştırmayı hedefleyen kötü niyetli kimselere malzeme vermiş olmasından dolayı üzgünüm. İnandığım özgürlüğü savunurken eleştirdiğim radikal uca, kendimin savrulduğunu görüyorum. Videodaki söylemimden rahatsızlık duyan ve incinen herkesten özür diliyorum. Daha başka bir dil bulmalıydım, bulacağım.” sözlerine yer verdi.
Oda TV yazarlarından Toygun Atilla, Gülşen’in 30 Nisan’da Jolly Joker Vadi İstanbul’daki konserinde söylediklerine ilişkin bir yazı kaleme aldı: “Halk birbirine bu sözlerden dolayı ‘kin’ duymamış, ‘düşmanlık’ beslememiş. Ta ki tam 5 ay sonra TikTok’ta o video çıkana kadar. Kısacık, önü arkası sağı solu belli olmayan 3-5 saniyelik 30 Nisan 2022’ye ait o video yayınlandığı andan itibaren her şey birbirine girmiş. Bir anda saflar belirginleşmişti, sosyal medyada idam mangaları harekete geçmişti. Her zaman olduğu gibi herkesin söyleyecek bir sözü vardı. Söylediler. Gazeteler, köşe yazarları, televizyonlarda tartışma programlarının tek konusu vardı: Gülşen.”
Gülşen’e verilen hapis cezası yabancı basında da kendine yer buldu. Yunan gazetesi Kathimerini “Ünlü şarkıcı halkı kin ve düşmanlığa tahrikten tutuklandı.” derken AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in “Bu bir nefret ifadesidir ve ayıptır.” biçiminde açıklamasına da yer verdi. Sanatçının sahne kıyafetlerinin çoktandır muhafazakâr kesimleri ciddi biçimde rahatsız ettiği yorumunda bulunuldu.
ABD’li yayın kuruluşu Bloomberg, olaya “Tam adı Gülşen Çolakoğlu olan 46 yaşındaki şarkıcı ve söz yazarı, sorgulanmak üzere İstanbul’daki evinden alındı. Perşembe günü geç saatlerde verilen kararla tutuklandı ve cezaevine gönderildi.” biçiminde değindi. Katar merkezli yayıncı Al Jazeera’nın gelişmeye dair yorumuysa “Erdoğan ve iktidardaki AK Parti’nin önümüzdeki Haziran’da yapılacak genel seçimler öncesinde sandıklardaki düşüşü tersine çevirmek için muhafazakârların oylarına ihtiyacı var.” oldu. Fransız haber kanalı Euronews, AKP taraftarlarının Gülşen’e yönelik tepkileri ve şarkıcının tutuklanması için Twitter’da başlatılan kampanyaya dikkat çekti.
Ünlülerden destek mesajları yağarken pek çoğunun ifade özgürlüğüne sahip çıkmaktan çok uzak ve gereksiz derecede temkinli olduğunu ifade etmeyi görev biliyoruz. Gülşen’in yalnızca ifade özgürlüğünü kullandığı ortadadır. Bu sadece Gülşen’in özgürlüğünün elinden alınması demek değildir, her bir yurttaşın ifade özgürlüğünün elinden alınması anlamına gelmektedir. Şeriat yanlısı küçük grupların talepleriyle iptal edilen konserlerin, Onur Yürüyüşlerinin, yasaklanan şarkı listelerinin, hedef gösterilip tutuklanan sanatçıların sonu yoktur. Bu gelişmeler laik hukukun katledilişi anlamına gelmektedir. En yüksek tondan kınıyor, ifade özgürlüğünün evrensel olması gerektiğini hatırlatıyoruz.