Tuğçe Kazaz önce pek çok kez değiştirdiği dinî inancıyla basında yer almış, ardından tekrar Müslüman olduğunu duyurup televizyonlarda örtünerek namaz kılmasıyla kendinden söz ettirmişti. Eski model bir süredir de yandaş kanallarda boy gösteriyor, gazetelerinde muhalefeti hedef alıp iktidarı övüyordu. Mesaisi devam ediyor olacak ki bu kez de AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’ın kardeşi olan Serhat Albayrak’ın yönetim kurulu başkanı olduğu Turkuvaz Medya Grubu’na ait, AKP yanlısı gazete Sabah’a bir röportaj verdi. Hristiyan olduğu dönemde içinde duyduğu boşluğun Müslüman olduktan sonra ortadan kalktığını aktaran Kazaz, modellik yaptığı yılları kayıp olarak addetti: “Mümkün olsa o Tuğçe’yi boğmak ister, iki dakika aynı masada oturmazdım. O kadar uzak bana. Kendime değer vermemişim, kendime haksızlık etmişim. Allah’ın bana verdiği aklı yanlış kullanmışım. Aile düzenine, değerlerimize kıymet vermemişim.”
LGBT bireyleri hedef almadığını ve bireysel özgürlüklere önem verdiğini iddia ederek yanıtlandığı soruda Kazaz, kurduğu komplo teorisini de şöyle temellendirdi: Söyleyeceklerim, onların tercihiymiş gibi onlara cinsiyetsizliği dayatan küresel LGBT lobisine karşı. Çünkü gençlerimiz kasten buna özendiriliyor ve yönlendiriliyor. LGBT bir tercih değil dayatmadır. LGBT aileyi yok etmek, nesli durdurmak, nüfusu azaltmak, dini ortadan kaldırmak, bu nesilleri ulus devletlere düşmanlaştırarak yıkmak ve şeytani düzenin sağlayıcısı olan tek dünya devletini kurmak için küresel şeytanın hayata geçirdiği bir operasyon ve Allah’a karşı açtığı bir savaştır. Şu an dünyanın süper gücü ne ABD ne Çin’dir. Tek süper güç vardır dünyada o da LGBT lobisidir. Buna karşı çıkan devletleri bile yıkacaklar. O nedenle bu şeytanı bugün durdurmazsak o şeytan yarın insanlık neslini durduracak. Ne yazık ki, bu lobi sanat camiasından da bazı isimleri kendi amaçları için kullanıyor.”
Bu noktada düzeltme ve bilgilendirme yapmayı gerekli buluyoruz. 1 Ocak 1993’te Dünya Sağlık Örgütünce ‘Uluslararası Hastalıklar Sınıflandırması’ndan çıkarılan eş cinsellik, aslında 1970’li yıllardan bu yana heteroseksüellik ve biseksüellik gibi doğal ve normal bir cinsel yönelim olarak kabul ediliyor.
Tuğçe Kazaz, bilimsel dayanakları görmezden gelerek yaptığı bu dehşet verici açıklamasını bir çağrıyla sonlandırdı ve 23 Eylül’de bir protesto yürüyüşü yapacağını duyurdu. AKP Genel Başkanı Erdoğan’ı savunan ve nihayetinde öven bir dolu ifadeden sonra röportajı noktaladı.
Damgalanan, ötekileştirilen ve toplumsal dışlanmanın hedefinde olan, sözlü ve fiziksel tacize maruz kalan, kimi zaman öldürülen kimi zaman toplum eliyle intihara itilen LGBTİ+ yurttaşların eşit yurttaşlık talebini, evlilik eşitliği, ayrımcılıkla ilgili hukuki düzenlemelerin yapılması gibi talepleri içeren onurlu mücadelesini savunuyor ve en kuvvetli biçimde destekliyoruz. LGBTİ+’lar vardı, varlar, var olacaklar. Alışın, burada ve her yerdeyiz. Hiçbir yere gitmiyoruz!