Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 81 il müftülüğüne gönderdiği talimatta, “turistlere İslam’ı tanıtmak” amacıyla tarihi ve turistik bölgelere mobil mescitler ve İslam’ı tanıtıcı broşür, kitap dağıtılacak standlar kurulmasının istenmesi, laiklik ilkesine ve ülkenin batılılaşma çabalarına açık bir şekilde meydan okuyan bir adım olarak eleştiriliyor.
Bu talimat, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın dini misyonunu aşarak, turistik bölgelerde dinin propaganda aracı olarak kullanılmasını teşvik etmektedir. Dinin bireysel bir inanç olması gereken özelliği, kamusal alanlarda turistlere dayatılmaya çalışılmaktadır. Bu, laiklik ilkesinin ve dinin kişisel tercihler çerçevesinde yaşanması gerektiği anlayışının tamamen ihlal edildiğini göstermektedir.
Ayrıca, İslam’ı tanıtıcı kitap ve broşürlerin dağıtılması için Diyanet stantlarının kurulması önerisi, devletin dini propagandayı desteklediğini ve dinin toplum üzerinde baskın bir rol oynamasını teşvik ettiğini göstermektedir. Bu, devletin tarafsızlık ilkesine ve farklı inançlara saygıyı zedelerken, batılılaşma çabalarının geri plana itildiği anlamına gelmektedir.
Ülkenin batılılaşma sürecinde, laiklik ilkesi ve çağdaş değerlerin korunması büyük önem taşımaktadır. Kamusal alanlarda dinin propaganda aracı olarak kullanılması, toplumun farklı inançlarının baskı altına alınmasına ve hoşgörüsüz bir ortamın oluşmasına yol açabilir.
Devletin, dinin bireysel bir tercih olduğunu ve her bireyin inanç özgürlüğüne saygı göstermesi gerektiğini hatırlaması gerekmektedir. Dinin kamusal alanda teşvik edilmesi yerine, bireylerin kendi inançlarını özgürce yaşayabilecekleri bir ortamın sağlanması ve laiklik ilkesinin güçlendirilmesi önemlidir.
Haberin Kaynağı İçin:
KAYNAK